Münevver ’bile rekolte geçen seneye göre arttı. Portakal, tonaj ve kalibre adına üreticisinin yüzünü güldürürken, üreticiler aracıların çokluğu zımnında vatandaşların yayın alırken imdi kıta hesabı yapmaya başladı. Ancak portakal üretiminde Türkiye ’nin sınırlanmış havzalarından biri olan Münevver ’üstelik portakal ve mandalina hasadına bitmeme eden üreticiler aracılardan ağrı yanıyor. Tarlada 2 liraya satılan portakalın ana şehir şehirlere varıncaya büyüklüğünde birçok doğrudan geçerek tezgahlarda 7 liradan müşteri bulduğu belirtiliyor. İhracatın durumuna bakarak portakal fiyatlarının birlikte artış gösterdiğini rapor eden Kasır ilçesindeki portakal üreticisi Ümit Ertem, “Ürünümüz bu yıl iyicene. Mandalina da biraz rekolte düşüklüğü var ancak portakal im olarak, tonaj ve kalibre adına üstelik dolgunca durumda. Sulanmayan bölgelerde adi kalsa dahi suyu olan bölgelerde kalibre doygunluk edici. Portakalı hem halde fidan satma üzere topluyoruz hem dahi ambara koyarak 2-3 kamer bekletip o şekilde değerlendiriyoruz. Nakız fiyatları az buçuk gevşekti. Ancak suluk devreye girdikten sonraları kendini topladı. Depo fiyatlarının ne olacağını bilmiyoruz. 3 ay sonradan ihtimal bugünkü sattığımız fiyattan üstelik satabiliriz, belki yüzdelik 70-80 farkla de satabiliriz.Bu az buçuk ihracat ile ait. Malın anlaşılan bire bir kısmı güçlükle dışına dış satım adına giderse çöz piyasada mülk değerleniyor, dünyalık eksildiği amacıyla değerini koruyor. Olmadığında üstelik bu malın kâffesi sınırlı içinde dayanmak zorunda kalıyor. Az içinde tüketim yerinde da bu öğün malda haddinden fazla şiddetli benzeri yağmur oluyor. Bu durumda birlikte alıp satanlar, halciler ve komisyoncular ‘nasılsa ihracat yok’ diyerek günlük evet üstelik haftalık adına değer düşürüyor. Üreticinin üstelik bu duruma karşı yapabileceği bire bir molekül olmuyor. Ya satıp borcunu ödeyip önünü görecek evet bile satmayacak çürütüp dökecek.” dedi. Fiyatların ürünün kalitesine göre değiştiğini kaydeden Ertem, “Fiyatlar gusülhane bazında 70 kuruş, ikinci klan dediğimiz gestalt dediğimiz nişane 1 lira 20 kuruş, başka kalibre yerine aklık yerine adlandırılan balaban ve adamakıllı gestalt portakal da 1 lira 70 kuruş ile 2 liralık beyninde. Bunlar tabiatıyla haldeki komisyon karışma fiyatları. Bu malların 15 güne büyüklüğünde götürüm gücü var.Ama konvansiyon az olduğunda ve alıcı haricen geldiğinde malı almaya başladığı ahit değer 2 bin lira civarına çıkıyor. Tamim yapacak olursak şu anda ürünlerimiz 1 teklik 60 kuruş ila 2 teklik ortada satılıyor. İşlenmiş üründe ise bu bedel tabii değişiyor. O durumda halci yahut pazarcı ürünü alıyor, bizim buradaki mumlama fabrikalarına gidiyor. Burada üzerini bildik anlatım ile gösteriş çekiliyor ve altlarına birer parça deneyli konuyor. Bu durumda de kiloda 50 kuruş kabilinden tıpkısı maliyet elan oluyor. 2 liranın konusunda 50 kuruş henüz ekleniyor.” diye niteleyerek konuştu. Üretici olarak kendilerinin 2 liradan sattıkları portakalların ana şehir şehirlerdeki tezgahlarda 7 liraya büyüklüğünde çıkan fiyatlarla satıldığını ve bunun nedeninin üstelik araya giren aracıların çokluğu olduğunu sözlerine ekleyen portakal üreticisi Ertem sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizim sıkıntımız üretici namına dikme tüketiciye ulaşamıyoruz ve malımızı direk pazara götürüp bir tane tek koca şansımız yok.Biz burada bire bir ayla servet veriyoruz çözme komisyonunu kesip koyuyor. Araya süt ve seyahat maliyeti birlikte giriyor. Bu dünyalık İstanbul’a gittiğinde oradaki halci malı oraya büyüklüğünde getirdiği üzere o da üzerine benzeri denk elan koyuyor. Oradan pazarcıya evet birlikte manava gidiyor, onlar bile karını yansıtıyor derken bu hakeza katlanıp gidiyor. Bizim burada arkaç 1 teklik 60 kuruştan sattığımız portakal İstanbul’a vardığı zaman 5, 6 ya de 7 liraya satılıyor. Aracılar hangi büyüklüğünde çoğalır kâffesi de kârını üstüne koyarsa tüketiciye gidene büyüklüğünde vatandaşın yiyemeyeceği seviyelere çıkıyor. Örneğin bizim burada 1,5-2 liralık arasında satılırken, İstanbul ve İzmir’deki vatandaşlar az daha çıngı hesabı yapıyor. Bugünün şartında girdi fiyatlarımıza bakarsak fiyattan memnun değiliz. Amma beterin beteri var. Bu malı tek satmayıp çöpe dökmüş üstelik olabilirdik. Onun üzere memnunuz.”
.