Kahramanmaraş merkezli depremlerde yıkılan evinin enkazından 48 saat sonradan kurtarılan Mehmet Bembeyaz, hayatını kaybeden eşi ve çocuklarının yasını tutuyor.

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim Bilimi ve Araştırı Hastanesi’nde tedavisi devam eden Mehmet Temiz, hareket ve enkazdan kurtarılma anlarını AA muhabirine anlattı.

Uyudukları sırada yakalandıkları depremin binalarını yıktığını, 3 çocuğundan gürültülü alamadığını söyleyen Parlak, eşinin namına “Ne olursun gürültülü ver.” diye niteleyerek bağırdığını dile getirdi.

Eşinden dua etmesini istediğini nâkil Temiz, şöyle konuştu:

“Dini şeyler yoğun bastı. en üst ezan okudum, anca aynı madde geldi üzerime. Hanımım birlikte ondan sonradan öldü doğrusu. Allah’a yalvarıyorsun, apayrı bire bir molekül aklına gelmiyor. Çocukların geliyor aklına, onlar birlikte ölüyor. Kurtuluşun olmayacağını, gayrı tarafta hangi yapacağımı düşündüm. Halas ihtimalim haddinden fazla zayıftı.

Yeğenim sesimi duymuş, dakikasında AFAD’a olgun vermiş. 12-13 saat içerisinde kurtardılar beni. Benim dışımdaki herkesin sırasıyla ölmeye başlamasıyla ben bile kendimi çıktı saldım. Çocuklarımı ve eşimi kaybettim, çokça üzülüyorum. Kurtarılan biricik dirilik bendim muhtemelen.”

Kendisini kurtaran AFAD ekibindeki görevlinin Karadenizli olduğunu, istirdat sırasında konuştuklarını anlatan Bembeyaz, o kişiyle temasa ayrılmak istediğini dile getirdi.

Ak Pak, Kahramanmaraş’taki geçmiş müdahalenin peşi sıra 3 gün sonradan İzmir’e sevk edildiğini belirterek, “Sol bacağımı kaybettim. Cevaz istediler benden. ‘Bu bacağını kesmemiz gerekiyor.’ dediler. Kayıt koştum. ‘Çok susadım. Ameliyattan sonra bana 4 litre akarsu verecekseniz kesin.’ dedim.” diye konuştu.

Kurtulduğu üzere sevinemediğini, ailesi ve çocukları amacıyla ağladığını dile getiren Temiz, “Tıpkı an önceki çıkıp çocuklarımın mezarlarını dadılık etmek, onlara dua buyurmak istiyorum. Mezarlarının yanına gitmek istiyorum.” dedi.

“Sakil deprem yaşamışlar”

Sertabip Prof. Dr. Orhan Gökalp ise Sağlık Bakanlığı koordinasyonuyla 9 Şubat’tan itibaren hastanelerine gelen hastaların tedavisinin sürdüğünü, hastalara tıbbi desteğin yanı sıra ruhsal destek bile sunduklarını anlatım etti.

Gökalp, “Banal çok alçak deprem yaşamışlar. Hele zihayat yaştaki hastalarımızda bu deprem tezyifkâr görülebiliyor. Bazı hastalarımızın taburcu olduktan sonradan kalacak yerleri namevcut. Bu hastaları taburcu etmiyoruz. Valiliğimizle irtibata geçiyoruz.” ifadelerini kullandı.