Uzmanlardan kollar için sayısal baziçe uyarısı

Koronavirüs dolayısıyla milyonlarca insanın evlerine kapanması, bilgisayar ve telefon kullanımını az çok artırdı. Bu bile oyun oynayanların sayısında alçak bir artış yaşanmasına hastalık oldu. IDC marifetiyle yayınlanan  verilere bakarak, baziçe sektörünün dünya geneli bütün geliri 2020’dahi kısaca 180 milyar dolara ulaştı. Koronavirüs sayesinde, oyun sektörü geçtiğimiz yıl yüzdelik 20’lik rekor aynı nema kaydetti. Toplumsal Medya ve Dijital Düzenlilik Terbiye Araştırma Merkezi (SODİMER) Başkanı Prof. Dr. Levent Eraslan, “Çocuklarda bağımlılığa illet olan oyunlar zımnında Türkiye ’birlikte ve dünyanın dört bir birlikte sayısal oyun cinayetleri işleniyor. Unutmayalım ki hüküm içeren sayısal oyunlar talimli ya da eğitilmemiş bütün için bir acı. Bu nedenle aileler, dijital dünya ile ilişik öncelikle kendileri hikmet sahibi olmalı ve sayısal güvenliği çocuklarına erken yaşta anlatmalı. Aileler çocuklarına görkem mümasil olmaları, onlara çatlak ayırmaları ve verdikleri değeri hissettirmeleri gerekiyor. Çocuklara, kök hayatta fethetmek istemeyecekleri ayrımsız şeyi, online ortamda üstelik yapmaması gerektiği söylenmeli. Alelhusus siktirici yaştaki çocukların internetteki faaliyetlerini intizar etmek önem taşıyor. Aileler, yavru vecibe yapmadığında, yaramazlık yaptığında evet bile kemirmek yemediğinde katiyen onu dijital oyunlarla korkutmamalı. Yani ödevini yapmazsan tablet bulunmayan ifadesi kusurlu. Baziçe, çocuğa tıpkısı bergüzar evet bile ceza adına sunulmamalı.” ifadelerini kullandı. Gösterişli dijital oyunları oynayan bireylerin fiziksel, psikolojik ve içtimai anlamda zarar görebileceğini anlatım eden Prof. Eraslan, oyun bağımlılığının nedenlerini şu ifadelerle anlattı: “Araştırmalara göre bu oyunları sunma çok bağlantı ve iş problemi zinde, içine bulutlanmış kollar oynuyor. Rekabet ihtiyacı, toplumsallaşma, ıssızlık hissi, gurur saygısının bağan olması gibi çocuğun kendine tutkun faktörler baziçe bağımlılığını tetikleyebiliyor. Bunun yanı sıra eş ortamındaki alakasızlık, tutarsızlık, çabukluk, içtimai çevredeki menfi rol modeller ve sayısal teknolojiye erişim kolaylıkları da çocukları aheste oyunların tuzağına düşürüyor. İşte bu noktada ebeveyn ve çocuk ilişkisi avlu kurtaran ayrımsız etmen. Eğer temel baba şuurlu benzeri şekilde debi paha ve çocuğun öz dünyasını bol görürse bu problemler ortadan kalkabilir. Zira bu ayn ardı edilmemesi müstelzim tabiiyet. İnsanlar sakil dijital oyunlar oynadıklarında, tıpkı uyuşturucu kullanımında olduğu kabil dopamin ve seratonin hormonları salgılanıyor. Dopamin salınımı aracılığıyla beyindeki hediye merkezinin uyarılması bağımlılık yapıyor. Kanlı duygusu sayısal oyunlarda böyle harekete geçiyor. Bu oyunları oynayan çocuklarda saldırganlık düzeyinde artış yaşanıyor. Antagonizm ve öfke duyguları gelişiyor.”