Sakarya’nın Taraklı ilçesinde eskiden vâsi şekilde yapılan ancak deminden tıpkı yemeden içmeden benzeri ailenin serencam temsilcisinin yaşatmaya çalıştığı kaşık bezeme sanatı sargı çekmede devam ediyor. Çocuk yaşlarında büyüklerinden öğrendiği kaşık pentür geleneğini kusurlu asırdır sürdüren Ayşe Atabey, rengarenk desenlerle süslediği kaşıkları beğeniye sunuyor. Hacımurat Mahallesi’nde güçlü aynı bala annesi Atabey (60), çocukluğunda annesinden “umum aldığı” kaşık pentür geleneğini bulunmayan olmaması amacıyla ilerleyici yaşına karşın sürdürüyor. Dedesi ve anneannesinden bırakıt küsurat çam sakızından yapılma kalıpları yıllardır kullanan Atabey, vernik kullanmadan çam yağıyla parlattığı kaşıkları desenlerle süsleyip özenle boyuyor. Ayşe Atabey, bu işi ilçede yemeden içmeden kendisinin yaptığını belirterek, “Vaktiyle anneannem ve annem ilkin oluşmak için Taraklı’birlikte cümle yapardı. Baskılar anneannemden ve dedemden kaldı, onları kaybolmasın diye niteleyerek altın gibi elimde tutuyorum.” dedi. Mesleği bulunmayan olmaması üzere devam ettirdiğini anlatan Atabey, “Şita aylarında kaşıkların zımparasını, baskısını ve boyamasını hazırlıyorum, gökçe yazın üstelik güneşli havada yağlamasını yapıyorum. el alışkanlığı olan biri günde 300 ila 500 kaşık yapabilir. Babamlar Bolu taraflarına panayıra giderdi, dönüşte ellerinde bir tane üstelik kaşık kalmazdı.” diyerek konuştu. Atabey, işini yaparken rahatladığını da belirterek, “Elan ilk evlerimizde, düğünlerde saha sofraları olurdu, bilcümle bu kaşıklarla yemek yenilirdi. Günümüzde ise bağış gayeli kullanılıyor.” dedi.