ODTÜ Teknokent şirketlerinden Bama Teknoloji’nin genel müdürü Misyon Futbolcu, 2010 yılında KOSGEB projesi namına başladıkları “RoboGait”i TÜBİTAK desteğiyle kısaca 3 yılda bitirdiklerini bildirdi. Bu alanda çalışmaya başladıklarında, dünyada yemeden içmeden İsviçreli bir firmanın istihsal yaptığını anlatan Topçu, şunları kaydetti: “RoboGait’in mücahede prensibi; hastanın ağırlığı, alın ağırbaşlılık sistemi ile kaldırılarak tutum sistemine alınıyor ve yürümenin baştan imitasyon edilmesi sağlanıyor. Tığ başladığımızda dünyada yalnız İsviçreli bir firma istihsal yapıyordu. Bizim ardımızdan İsrailli aynı firma bile projesini bitirdi. Şu anda 3 üretici var. İsviçreliler 11-12 sene Ar-Ge yaparken tığ 3 yıl yapmış olduk. Bizim cihazımızın avantajları hem rakibinin yarı fiyatına olması hem dahi birçok fonksiyonun ekstra para ödemeden üzerinde gelmesi. Bizim cihazımızda hem pediatrik hem bile önemli hastayı yegâne yürütücü ortez ile alabiliyoruz. Bu hem eşit hem de kullanımda zaman avantajı yaratıyor.” Proje danışmanı Prof. Dr. Erbil Dursun ise damla tedavilerinde beynin yeniden tevhit edilmesi gerektiğini belirterek, robot sayesinde organların beyine sonsuz çevir sesi göndererek iyilik sürecini desteklediğini bildirdi. “Türk mühendislerimiz yabancı robotlardan haddinden fazla elan büyük teknoloji ile hem de o cihazların yarı fiyatına bu robotu ürettiler” görüşünü dile getiren Dursun, şunları söyledi: “Felç rehabilitasyonunda beyin hücrelerinin yeniden reorganize olması gerekiyor. Bunun üzere de bu yüzyıldaki genişlik makro tedavi; etkinlik büsbütün tedaviler. Aktivite kâmilen tedaviler; hastaya yapamadığı fonksiyonu yaptırarak neticeye varmayı amaçlıyor. Robot, hastanın gidiş fonksiyonunu ilerletmek üzere volta egzersizi yaptırıyor ve bu şekilde hastanın arasında hücrelerin reorganize olması sağlanıyor, hastalarda evolüsyon bu şekilde gerçekleşiyor. Özellikle murdarilik felçleri, inhitat dediğimiz akıl felci başta tevessül etmek üzere MS, polinöropatiler gibi bir nice hastalıkta kullanılabilecek bire bir alet.” Dünyada yapılan çalışmalarda robotik rehabilitasyonun, geleneksel fizyoterapiye bakarak üstünlüğü olduğunun belirlendiğini vurgulayan Dursun, “Iyileştirme tıbbında ‘biricik tedavi’ diye benzeri alternatif bulunmayan. Kocaman olan birçok tedaviyi gelişigüzel uygulamak” dedi. Dursun, şöyle devam etti:
“Yapılmış olan çalışmaların sonuçlarından tığ şurası görüyoruz kim robotik tedaviler, başka parçalanmamış tedavilere eklendiğinde fayda bile artıyor. Bütün tedaviler birbirini destekler. Şunu diyemeyiz, ‘Hastayı robota koyduk sayrı iyileşti’ ama robotla yapılan çalışmalar, robotsuz adına yapılan çalışmalardan daha fevk seviyelerde bulgu veriyor yani tedaviye robotun katılması, hastanın iyileşmesinde benzeri avantaj sağlıyor.” Projede işyar fizyoterapist Birol Futbolcu ise “Hastayı ayağa kaldırdığımızda onun kaslarından, kemiklerinden ve eklemlerinden daima beyine aynı besleme, geribildirim oluyor. Bu bile düzelme dönemi, düzelme idraksiz dönüşü amacıyla hastaya iri ayrımsız üstünlük sağlanıyor” dedi. Futbolcu, robot ile hastanın istediği kadar yürütülebildiğini, ayaklara ciddiyet verilebildiğini ve mafsal açılarının değiştirilebildiğini kaydetti.