Örs ve çekiçle başladığı cet mesleğini teknolojik cihazlarla bitmeme ettiriyor

50 yıllık ayakkabı ustası ata mesleğini yaşama edecek genç bulamıyor

AKSARAY – Aksaray’da babasının yanında çırak kendisine başladığı 50 yıllık kundura tamirat mesleğini uygulayım bilimi ile geliştirse bile sevimli edecek güre bulamayan Adnan Tıpırdamaz gençlere nasihatte bulunarak sanatını anlatarak bitmeme ettirmeye çalışıyor.

Aksaray’da 10 yaşında iken babasının beraberinde şakirt adına kundura tamirciliğine başlayan 60 yaşındaki Adnan Tıpırdamaz, 50 yıldır özenle yaptığı kundura tamirciliğini gelişen uygulayım bilimi ile birleştirse da ati nesillere miras bırakmak için şakirt bulamadıklarını anlattı. Babasından devraldığı mesleği önceki zamanlarda örs ve çekiçlerle yaparken bugün teknolojik aletlerle bitmeme ettiren ustanın yegâne üzüntüsü mesleği devralacak gencin olmayışı oldu. Mesleğinin sonuç demlerine yaklaştığını anlatan Tıpırdamaz, çırak yetişmediğini ve gençlerin mesleğe deste göstermediğini belirterek gençlere tavsiyede bulunurken, kundura tamirciliğinin ölmeyecek meslekler beyninde olduğunu hatırlattı.

Son kendisine gençlere tavsiyelerde bulunan ateş parçası, sanatın ölmediği kabil mesleklerin yaşatılması gerektiğini vurguladı.

Babasından devraldığı mesleğini gelecek nesillere dirilik bırakamadığı üzere ümitsiz olduğunu belirten Tıpırdamaz, “50 yıldır bu işi yapıyorum. Baba mesleğimiz bu bizim, Aksaray’ımıza hizmet vermeye çalışıyoruz. Bir Tane üzüldüğümüz nokta bu saatten sonra bizlerde çıktı son demdeyiz. Bizlerden sonradan şakirt yetişmiyor. İşi yürütecek veya bizden bilahare işi devam ettirecek insanların olmayışı bizi üzüyor. Bizde gücümüzün yettiğince işimizi yapmaya çalışıyoruz. Elan ilk önceki yıllarda babamın birlikte çalışırken benzeri örs bire bir çekiçle bu işi yaparken deminden teknolojiden faydalanarak frezelerle, foralarla ve preslerle bu işimizi yeryüzü bereketli şekilde teknolojiyle yapmaya çalışıyoruz” dedi.

“Şuan yapılan ayakkabıların yüzdelik 60 ve yüzdelik 70’i taklit sahte”

Şuan ki aksiyon yoğunluğunu anlatan Adnan Tıpırdamaz sakat ile yeniyi karşılaştırarak, “Şita sezonu, demincek kışlıklar çıkmaya başladı. İşlerimiz bağımlı şuan az buçuk henüz bati, bu şekilde bitmeme etmeye çalışıyoruz. Şita sezonunda bağımlı kışlık olduğu üzere bot, çizme yani bu dalan şeyler yoğunlukta oluyor.

Aradaki ayırt eskiden ayakkabılar biraz daha kaliteliydi. Gön ve derinin haricinde veya kışın kauçuk ile derinin haricinde bir molekül yoktu. Şuan yapılan ayakkabıların yüzde 60 ve yüzdelik 70’i imitasyon musanna tarzı, insanlarımız tam görerek bakmadan internetten alışveriş yapmaya çalışıyorlar. Görerek almalarını kaynak ediyorum” diye konuştu.

“Rızkın onda dokuzu ticarette ve cesarette”

“Gençlerimize şöyle bire bir öğütte olmak istiyorum” diyen Adnan uz, “Rastgele molekül intikal etmek, seçme husus kalemle yahut benzeri yerde oturarak masa başında mal yutmak, rızk sarmak değildir. Meslektir, değme tür mesleğe girmelerini tavsiye mektubu ediyorum. Çığır tek antlaşma ölmez. İstedikleri yerde hisse senedi arayan değil bile, aranan eş olmaya bakmaları geçişsiz yani gelişim senin ayağına gelmelidir. Uz namına seni aramaları geçişsiz, yaptığın işi da genişlik dolgunca şekilde, yeryüzü güzelce şekilde yapmaya çalışman gerekir. Gençlerimize dediğim üzere okumaları münteha çok dolgunca, okumaları fena hâlde sunma bol yerlerde okusunlar amma bu mesleklere dahi ihtiyaçları var. Hep okuyacak diyerek bir yasa duraç yok. “Rızkın onda dokuzu ticarette ve cesarette” demiştir atalarımız. Onun amacıyla ticaretiyle, cesaretiyle sanatıyla benzeri şeyler yapmalarını kaynak ediyorum.

Ayakları yalaz gezecek halleri namevcut. İster istemez ayakkabıya ihtiyaçları var. Onun üzere ölmeyecek bire bir çığır ama dediğimiz üzere çığır ölmüyor ama mesleğin arkadan gelmediği amacıyla ölüyor. Takkadak o, yoksa görüşme hiçbir ant ölmez” dedi..