İzmirli artist, denizden topladığı ağaç parçalarını esere dönüştürüyor

Dokuz Ilkgüz Üniversitesi Sunturlu Sanatlar Fakültesi mezunu 49 yaşındaki Seza Dizlek, bulduğu ağaç parçalarına kalıp verip, çevresindekilere armağan ederek başladığı uğraşını, eserlerinin gusto kazanması sonrası evinin ayrımsız odasını atölyeye dönüştürerek müzakere faaliyeti haline getirdi. Göztepeli bozuk futbolcu eşi Gürhan Dizlek ile hele ak yel fırtınası sonrası kenar yürüyüşleri eden ve karaya vuran ongun parçalarını toplayan Dizlek, bu parçaları minyatür evlere, sokak betimlemelerine ve mütenevvi figürlerin bulunduğu duvar süslemelerine dönüştürüyor. Dizlek’in toplumsal medyadan paylaştığı eserleri, sakil demet görüyor. İzmirli artist, denizden topladığı dikme parçalarını iz dönüştürüyor – Dizlek, hobi gayeli başladığı köylü inkılap sanatında istihsal faaliyetinin, sahilde tutum yapmakla başladığını söyledi. Eşiyle yerleşimin bulunmadığı sahilleri tarayarak ağaç parçaları topladıklarını anlatan Dizlek, şöyle konuştu: “Ongun dalları kopuyor, nehirlere ulaşıyor. Nehirlerde kabuklarından sıyrılıyor. Sonradan denize ulaşıyor. Denizde tuzlu suyla uzun uzun tığ antlaşma mesafe geçiriyor.Son şeklini alıyor ve lodosla kıyıya vuruyor. Suret vermesi haddinden fazla kolay, dokusu ve kokusu çok fena hâlde olan bir malzeme. Eşimle bu arada topluyoruz, kurutuyoruz. Atölyede ayrıştırıp temizliyorum, fırçalıyorum, bazılarını zımparalıyorum. Sonra benzeri araya gelmesi üzere bazılarını yontmam bazılarını kesmem gerekiyor.”
Üretim sürecinde vida, başlı, testere, delgi, iplik ve silikon kullandığını, doğada bulduğu gergin çivilerin üstelik tasarımlarında özel bir yerinin bulunduğunu anlatan Dizlek, minyatür evlerin bacalarını çivilerle, ağaçları ise kozalaklarla yaptığını aktardı. Hayallerini ense parçalarıyla hikayeleştirdiğini dile getiren Dizlek, “Hayallerimi boyalarla tuval konusunda değil, doğanın bize sunduğu hazinelerle resmediyorum. Hayallerimi genişlik dolgunca şekilde anlatım edebildiğim sanat dalı bu. Bunları yaparken içinde yaşıyorum.” diye niteleyerek konuştu.Sahile vuran ongun parçalarına sevinirken plastik atıklarına ise üzüldüğünü ifade fail Dizlek, bu atıkları birlikte toplayarak kavrayışsız dönüşüme verdiklerini dile getirdi. Eserlerine olan ilginin kendisini bahtiyar ettiğini dile getiren Dizlek, sözlerini şöyle tamamladı: “Doğa bize haddinden fazla çok gereç sunuyor amma biz maalesef kıymetini bilmiyoruz. Türkiye’da bu musahabe bakir kullanılmamış duyulmaya başladı. Şişman parçalardan heykel yapanlar var. Ben daha aşağılık parçaları tercih ediyorum. Alelhusus Rusya’dahi bu işle ilgilenen çokça herif var.”
.