Edirne’de mis ıtri yemiş sabunları yine canlandı

Edirne ’de, Osmanlı ’dan günümüze ulaşan, sultanların çeyizlerini süsleyen “kokulu mis semere sabunu” üreticiliği, familya hanımlarının barışma kaynağı olmaya devam ediyor. Metanetli ayrımsız aşamadan sabık misk kâr sabunu rendeleniyor, mahiyet haline getiriliyor. Tek tek elle forma verilip, boyandıktan sonra ise cilalama işlemi yapılıyor. Osmanlı ’nın Edirne ’ye miraslarından biri olan ve saray ya da halife sabunu yerine da tanıdık “mis meyve sabunu”, sonuç dönemlerde evcil ve ecnebi turistler eliyle gösterişli bandaj görmeye başladı. Edirne ’nin domestik umum sanatları beyninde düz düz ve geçmişi Osmanlı dönemine raci mis kâr sabunları, bulunmayan olmaya başladığı tam, mütenevvi kurumların desteğiyle El Terbiye Merkezi’nin açtığı kurslar aracılığı ile baştan canlandı. Eşinin işi dolayısıyla Edirne ’ye mevrut Nilüfer Eren, Osmanlı döneminden günümüze kadar uzanan ve kaybolmaya beniz tutmuş mis sonuç sabunu yapımını öğrenerek işinin ustası olmayı başardı. Misk kâr sabunu yapımında kursiyer adına başlayan Ermiş, öz işinin patronu oldu ve demin ise siparişlere yetişmeye çalışıyor. Osmanlı geleneğini yaşattığı üzere kademe bahtiyar olduğunu belirten Muazzez, bu mesleği elan ileriye taşıyarak ati nesillere aktarmayı hedeflediğini belirtti. Meksika ve Amerika ’evet siparişle misk kâr sabunu gönderdiklerini nâkil Muazzez, “Deminden İzmir ’e ısmarlama göndereceğiz. Siparişlere beğenmek üzere hazırlıklarımızı yapıyoruz. Müstevli sürecine rağmen iyi gidiyor. Bire Bir ara sekteye uğradık ama şu dakika serencam adım etkili geçiyor. İnşallah tekrardan o kapanma sürecine dönmeyiz. Satışlarımız herhangi bir hafta turistik noktalara gidiyor. Haftada 2 bin 500 adet uyumlu havale alıyoruz. Ara Sıra yetişmekte engel çekiyoruz. Günümüzde misk sonuç sabunu işleyen pek çok kimesne dahi kalmadı. Ustalar cılız yetişmiyor. Biz birlikte bu Osmanlı geleneğini neşelendirmek için elimizden geleni yapıyoruz.” ifadelerine kayran verdi. El Eğitim Bilimi Merkezi ’nde açılan kurslara her an mis kâr sabunu yapmayı öğrenen ev hanımı Istek Namlıcı, “Çocuğumu okula bıraktıktan sonraları kursa gidiyordum. Osmanlı ’dan mevrut ve coğrafi bel almış bu sonuç sabunlarını kaybolmaya yüz tutmuş haldeyken tekrardan hayata ayrılmak adına yapılan çalışmalara katıldım. Istekle yapıyorum. Hem dahi ev ekonomime katkıda bulunuyorum. Mutfak masraflarımı de karşılasam bana çokça kâr sağlıyor. Siparişlerimiz vahim olduğunda dahi temizlenmek için elimizden geleni yapıyoruz.” dedi. Misk yemiş sabun işi kirlenmek üzereyken o dönemin valisi rahmetli Gönüllü Yücel ’in yaptığı çalışmalar sonrası kadınların yaptığı ahali emeği göz nuru misk sabunların satışını yapmaya başladığını belirten Tarihi çarşı esnaflarından Refik Boz, “Tahminî 23 yıldır mis meyve sabunu satışını yapıyorum. Bu kaybolmaya yüz tutmuş meslek kadınların elinde hayat buluyor. Haricen gelen misafirlerimizin öncelikle yeğleme ettiği hediyeliklerden birisi misk semere sabunu oluyor. Vaktiyle padişahlık döneminde misafirliğe gelen konuklara bu sabunlardan bağış verilirdi. Biz da bu Osmanlı ’dan günümüze büyüklüğünde uzanan tarihi geleneği yaşatmaya çalışıyoruz.” ifadelerine düzlük verdi.